A-
İlkbahar Bakım ve Kontrolü
Kolonilerin
ilkbahar muayene ve kontrollerinden amaç; arıların kışı nasıl geçirdiklerini,
kovanda mevcut gıda miktarını, ana arının var olup olmadığını, var ise
yumurtlama durumunu, işçi arı miktarını, kovanda küflü petek olup olmadığını,
kovanlara arız olan hastalık ve zararlıların bulunup bulunmadığını kontrol
etmek için kovanı açıp muayene etmektir.
1. İlk Kontrol ve Zamanı
Eğer
koloniler kapalı alanlarda ise, kovanların kapalı arılıklardan dışarı alınma
zamanı bölgelere göre değişim gösterir. Genel bir uygulama olarak koloniler,
söğüt ağacı yapraklarının açmaya başlamasıyla dışarı alınır. Buna karşın
ülkemizin bir çok bölgesinde ve sahil kesimlerinde koloniler dışarıda açık
alanlarda kışlatılır. Gerek kapalı alanlarda kışlatılıp dışarı çıkartılan
gerekse dışarıda kışlatılan kolonilerin ilk kontrolleri, havaların yeteri derecede
ısındığı, erik ağaçlarının çiçek açtığı andan itibaren güneşli, açık ve sakin
bir günde sıcaklığın gölgede 16-20 oC olması halinde saat 11 ile 14
arasında yapılabilir.
Kovanları
açmadan yapılacak bir inceleme de koloni hakkında fikir verebilir. İyi bir uçuş
aktivitesinin varlığı ve arıların polen taşımaları sağlıklı bir koloninin ilk
belirtileridir. Fakat en iyisi kovanı uygun bir zamanda açıp koloniyi
incelemektir. Koloni kontrolleri sırasında koloniyi üşütmemek gerekir. Koloni
üşütüldüğü takdirde, 35 oC olan yavru büyütme sıcaklığının tekrar
aynı dereceye yükseltilmesi için arıların büyük oranda bal yemeleri gerektiği
ve hastalıklar için uygun bir ortam oluşturulduğu unutulmamalıdır.
2. Dip Tahtası Kontrolü
ve Temizliği
Arıların
uçuşa çıktıkları zamanlarda kovan dip tahtası temizliği yapılabilir. Dip
tahtası üzerinde görülen kırıntı ve artıklar incelenerek koloninin durumu
hakkında bilgi edinilmeğe çalışılır. Bazen hava şartları kovanın dışarıda
tamamen açılmasına elverişli olmaz. Hava sıcaklığının yeterli olmadığı bu
günlerde petek gözleri içerisinde bulunan larvaların (kurtçukların) üşüyüp
ölmesini engellemek için ilkbahar başlarında sadece dip tahtası üzerinden
incelemeler yapılabilir. Ayrıca üzerinde nem ve su biriken dip tahtalarının
acilen değiştirilmesi gerekir.
Bazı
kovanlarda dip tahtası kovan gövdesinden ayrı bir parça halindedir. Bu çeşit
kovanların temizliği sırasında temiz bir dip tahtası bulundurularak dip tahtası
temizlenecek olan kuluçkalık bunun üzerine oturtulur. Dip tahtası ayrı olmayan
kovanların temizliği ise 16-20 oC civarında günün ılık ve güneşli
saatlerinde yapılmalıdır. El demiri veya spatula yardımı ile dip tahtası
üzerindeki mum kırıntıları ve diğer artıklar temizlenir. Ancak, alınan artıklar
sağa sola atılmamalı ve belli bir yerde toplanarak gerekirse yakılmalıdır. Aksi
halde, yağmacılık ve hastalıklar için
uygun ortam hazırlanmış olunur.
3. Çerçeve Kontrolü
Çerçeve
kontrolünde küflü, aşırı esmerleşmiş ve kırık petekli çerçeveler kovandan
çıkartılarak yerine önceki yıldan kalan temiz çerçeveler yerleştirilir.
İşlenmiş petek yoksa verilecek temel petekli çerçeve en sona konur. Kırık çerçeveler kovanda bırakılırsa
arılar burada yapacakları onarım sırasında erkek arı gözü yaparak kolonide
erkek arı mevcudunun artmasına sebep olurlar. Esmerleşmiş ve küflü peteklere
ana arı istekli yumurta bırakmaz bu da koloninin zayıflamasına ve ürün kaybına
neden olur. Eğer kovan içindeki mevcut arı miktarı çerçeveleri dolduramıyorsa
boş çerçeveler alınarak alan daraltılır.
Çerçeve
kontrolü sırasında kovandan dışarı çıkartılan çerçeve, kovan üzerinde tutulmalı
ve sağa-sola kaydırılmalıdır. Aksi halde ana arının kontrol edilen çerçevede
bulunması durumunda ana arının kovan dışına düşmesine neden olunabilir. Bu
işlemler sırasında koloninin üşütülmemesi için kovan uzun süre açık
tutulmamalıdır.
4. Ana Arının Kontrolü
Kolonide
ana arının olup olmaması koloninin sürekliliğini doğrudan etkiler. Eğer
kontrollerde ana arı görülemez ise günlük yumurta durumuna bakılır. Kolonide
günlük yumurta mevcut ise büyük ihtimalle ana arı da mevcuttur. Hem ana arı hem
de günlük yumurta görülemezse koloninin ana arısı yoktur. Bu durumda mümkünse
koloniye ya yeni bir ana arı verilmeli ya da bu koloni başka bir koloni ile birleştirilmelidir.
5. Besin Mevcudiyetinin
Kontrolü
Besin
kontrolünden amaç kovan içerisindeki bal ve polen miktarının belirlenmesidir.
Erken ilkbaharda yapılan kontrolde besin stokunun yetersiz olduğu durumlarda
bal ve pudra şekerinden yapılan kek veya koyu şurupla besleme daha uygundur.
Koyu şurup 1 ölçü su 2 veya 3 ölçü şekerle yapılan şuruptur. İlkbaharın
ilerleyen dönemlerinde 1 ölçü su 1 ölçü şekerle yapılan daha seyreltik şurupla
besleme yapılmalıdır. Yapılacak olan bu şuruplama koloninin gelişmesini
hızlandırarak bal sezonuna güçlü kolonilerle girilmesine vesile olur.
6. Hastalık ve Parazit
Kontrolü
Arılıkta,
yıl boyunca görülebilecek nosema, yavru çürüklüğü ve paraziter hastalıklara
karşı uyanık olunmalıdır. Herhangi bir hastalık görüldüğünde veya hastalıktan
şüphe edildiğinde, hastalığın kontrolü ve mücadelesi için mutlaka bir uzmana
danışılmalı uzmanın görüş ve önerileri doğrultusunda hareket edilmelidir. Aksi
halde bilgisizce yapılacak bir uygulama fayda yerine zarar getirir.
7. İlkbahar Beslemesi
İlkbahar
beslemesi, kovan içindeki gıda kaynaklarının kalite ve miktar olarak yetersiz
olması durumunda ve yavru gelişimini teşvik için yapılan bir yemlemedir.
İlkbahar yemlemesinde hava sıcaklığı önemli bir faktördür. Şayet hava soğuksa
şurup koyu olmalı (2 veya 3 kısım şeker + 1 kısım su) ve petek gözlerine
doldurulmalıdır. Su miktarı fazla olan şurup kovan içinde rutubeti yükselterek
küflenmeye ve hastalıklara neden olur. Ancak, havalar ısındıktan sonra yapılan
beslemelerde 1 kısım şeker ve 1 kısım su ile yapılan şurup kullanılmalıdır. Bu
şuruplama sadece yumurtlamaya teşvik için yapılır. İlkbaharda yapılan şurup
beslemelerinde yağmacılık görülebileceğinden buna karşı gerekli önlemler
alınmalıdır. Şuruplamanın akşam üzeri geç saatlerde yapılması yağmacılık
riskini azaltır.
Erken ilkbaharda koloninin
gelişebilmesi için ihtiyaç duyulan diğer madde polendir. Şayet kolonide
yeteri kadar polen yoksa, koloninin bal ve polenden yapılacak bir kekle
beslenmesi gerekir. Bu yönüyle arıcıların, polenin bol olduğu dönemlerde polen
toplamaları ve gerektiğinde koloni beslemesinde kullanmaları veya ticaretini
yapmaları önemli bir teknik konudur. Polenin yetersiz olduğu durumlarda
kolonide panik oluştuğu ve yavru üretiminin tamamen durduğu sürekli akılda
tutulmalıdır.
8. Oğul ve Oğul Önleme
Oğul, bal arılarında
nesli devam ettirmek için koloni fertlerinin bir kısmının ana arı ile birlikte
kovandan ayrılarak yeni bir aile teşkil etmesine denir. Oğul her ne kadar nesli
devam ettirme davranışı olsa da, oğul verme eğilimi arıların genetik yapısı ve
çevre şartları altında farklılık gösterir. Teknik arıcılıkta, koloninin oğul
vermemesi istenir ve oğula karşı önlemler alınır. Oğul veren kolonilerin gücü
oldukça zayıflayacağından yeterli miktarda bal üretmek mümkün değildir. Bu
nedenle oğul oluşumunu destekleyen şartlar iyi bilinmeli ve oğula karşı
tedbirler alınmalıdır. Oğul oluşumunu destekleyen şartlar; arı kolonisinin
kovana sığmayacak kadar çoğalması, kolonide yavru yetiştirecek ve bal
depolayacak yerin kalmayışı, kolonide yeterli havalandırmanın olmayışı, koloni
içinde sıcaklığın artması, ana arının yaşlı olması ve genetik yapının etkisi
olarak sıralanabilir. Oğul vermeyi destekleyen bu şartların ortadan
kaldırılarak doğal oğulun önlenmesi teknik ve ekonomik arıcılığın önemli bir
kuralıdır.
9. Suni Oğul Üretimi
Teknik
arıcılıkta kolonilerin doğal oğul vermesi istenmeyen bir olaydır. Nektar
akışının başladığı dönemde gerçekleşen oğul, anaç koloninin gücünü azaltmakta
böylece bal verimini düşürmektedir. Ayrıca oğul çıkışının devam etmesi
durumunda kolonide kuluçka görevi gören genç işçi arıların oğulla birlikte
çıkmasıyla anaç kolonide kuluçka faaliyeti aksamakta ve bunun sonucunda kireç
hastalığı görülebilmektedir. Arıcılıkta bu tür olumsuzlukların yaşanmaması için
doğal oğula karşı tedbirler alınmalı, koloni sayısı artırılmak isteniyorsa suni
oğul (bölme) yapılmalıdır.
Yeterli
güce erişmiş koloniler, eşit şekilde bölünerek yeni bir koloni elde edilir.
Bunun için boş kovan anaç kovanın yanına getirilir. Arılı-ballı ve yavrulu
petekler her iki kovana eşit sayıda bölünür. Burada dikkat edilecek husus
tarlacı arıların da her iki kovana eşit şekilde girmelerini sağlamaktır. Bunun
için anaç kovan yarım metre sağa ya da sola kaydırılarak, eski uçuş hattı
ortada kalacak şekilde yeni kovanın (bölmenin) yerleştirilmesi yapılır.
Bu işlem
sonrasında tarlacı arılar yine de anaç kovanı tercih edebilirler, bu durumda
anaç kovan bir miktar daha dışa kaydırılarak uçuş hattının çoğunluğu bölmeden
yana verilebilir.
Bir başka
yapay oğul üretim yöntemi ise özellikle koloni sayısının çoğaltılması amacıyla
bir kovandan 3-4 çerçeveli 2-3 bölme yapılmasıdır. Bu durumda bir adet
arılı-yavrulu, bir adet de arılı-ballı çerçeve yeni kovana yerleştirilir. Uçuş
delikleri kapalı durumda olan bu kovanlar, tarlacı arıların eski kovan yerine
dönmelerini önlemek için en az 5 km uzağa taşınır. Diğer bir yapay oğul elde
etme yöntemi ise, her kovandan gücü ölçüsünde 1-2 çerçeve alınarak devşirme
şeklinde yeni koloniler oluşturmaktır.
10. Kayıt Tutma
Kayıt
tutma, her üretim dalında olduğu gibi arıcılıkta da çok önemlidir. Bu amaçla,
her kovana ait bir kart veya bir sicil defteri kullanılabilir. Her koloni
kontrolünde koloniye ait bilgiler bu kartlara işlenerek daha sonra yapılması
gereken işler önceden planlanır. Kayıtlarda; ana arının çıkış ve yumurtlamaya
başlama tarihi, orijini, koloninin besin (bal ve polen) stok miktarları, yavru
durumu gibi kısaca koloniyi tarif eden, yapılan ve yapılması gereken işleri
belirten bilgiler yer almalıdır. Kayıt tutmadan koloniyi doğru bir şekilde
yönetmek mümkün değildir.
B- Yaz
Bakımı
Arı kolonilerinin ilkbahar bakımından
sonra yazın da bakım ve kontrolleri devam etmektedir. Yaz mevsiminde yapılan
işlerin başında koloni geliştikçe çerçeve verme, zayıf kolonilerin takviyesi,
güçlü kolonilere kat verme ve flora takibi gibi işler gelir.
1. Çerçeve ve Kat Verme
Arılarda
gelişme faaliyetinin başlamasıyla birlikte petek örme faaliyeti de başlar. Bu
dönemde kovana yeni temel petekler verilmesi gerekir. Çerçevelere iki yandan
iki delik açılarak tel takıldıktan sonra temel petek takılır ve temel petekli
yeni çerçeve koloniye verilir. Çerçevenin koloniye verilmesinde dikkat edilmesi
gereken husus; yeni verilen çerçevenin sondan ikinci çerçeve olarak verilmesi
ve yavru üretim sahasının bölünmemesidir.
Kuluçkalık
dolduğu zaman kovana kat (ballık) verilmesi gerekir. Kat verilirken
kuluçkalıktan yanlardan ballı çerçevelerden en az 2 çerçeve kata alınır,
yerlerine yeni çerçeve verilir. Ballı petekler yanında bir-iki yeni çerçeve
daha verilen kat kuluçkalığın üzerine konulur. Birinci kat dolduğu zaman ikinci
kat kuluçkalığın üzerine yerleştirilir ve birinci kat onun üzerine alınır. Bu
şekilde arılar yeni petekleri daha iyi ve daha çabuk işler. Ballıklardaki bal
yeteri kadar sırlanıp olgunlaştığında bal hasadı yapılabilir.
2. Takviye Verme
Herhangi
bir nedenle koloni içindeki arı mevcudunun azalması durumunda kuvvetli
kolonilerden takviye çerçeveler alınarak zayıf kolonilere verilir. Kapalı yavru
gözlü çerçeveler arısıyla birlikte, koku vermek suretiyle zayıf koloniye
verilebilir. Koku vermenin amacı, arılı çerçevelerin kolonideki arılarla bu
çerçeve üzerinde bulunan diğer koloniye ait arıların birbirlerini öldürmesini
önlemektir.
3. Flora Takibi
Teknik
arıcılıkta arıların, flora durumuna göre bir yerden başka bir yere nakledilmesi
iyi bir verim alabilmek için gereklidir. Bu iş flora takibi veya gezginci
arıcılık olarak adlandırılır. Gezginci arıcılık yapılmadan kolonilerden yeterli
düzeyde kazanç sağlamak mümkün değildir. Kolonilerin gezdirilmesi bir başka
ifade ile bitki örtüsünün yani çiçeklerin takip edilmesi teknik arıcılığın en
önemli kuralıdır.
Kolonilerin
nakli, mutlaka arılar kovana girdiği zaman yani gece yapılmalıdır. Arı
naklinden önce gerekli hazırlıklar yapılmalı, çerçeveler sabitlenmeli, kovandan
arı çıkabilecek çatlak ve delikler
kapatılmalı ve çok iyi bir havalandırma sağlanmalıdır. Arılar
nakledileceği noktaya vardığında usulüne göre indirilip uçuş delikleri duman
kullanılarak açılmalıdır. Duman kullanmadan uçuş deliğinin açılması durumunda
arılar çevredeki canlılara zarar verebilir.
Arı
nakillerinde dikkat edilmesi gereken en önemli husus yeterli havalandırmanın
mutlaka sağlanmasıdır. Kolonilerin taze ballı peteklerle nakledilmesi durumunda
bu tür peteklerin özellikle yaz aylarında sıcak günlerde çok kolay
kırılabileceği ve koloni kaybına neden olabileceği unutulmamalıdır. Özellikle
yaz aylarındaki arı nakillerinde gidilecek yere 1 gecede ulaşılamıyorsa gündüz
uygun bir yerde konaklama yapılarak nakil ikinci gecede tamamlanmadır. Aksi
halde koloni kayıpları meydana gelebilecektir.
C-
Sonbahar Bakımı ve Kışlatma
1. Sonbahar Dönemi
Çalışmaları
Bal
hasadından hemen sonra zaman kaybedilmeden sonbahar bakımına başlanmalıdır.
Kolonilerin sonbahar bakımı, arıların kışı kayıpsız veya en az kayıpla
atlatabilmeleri için çok önemlidir.
Kolonilere
kış yiyeceği olarak bal ve polen depolanmış petekler bırakılır. Ancak petekler
tamamen balla dolu olmayıp alt taraflarındaki gözler boş olmalıdır. Çünkü kışın
arılar bal dolu gözler üzerinde değil, peteklerin balla dolu kısmının hemen
altındaki boş gözler üzerinde kış salkımı oluştururlar. Küflenmiş peteklerdeki
ballar, ekşimiş ballar, düşük kaliteli ballar ve salgı balları kış yiyeceği
olarak kullanılmamalıdır. Yapılacak kontrollerde 8-10 peteği arıyla kaplı bir
koloniye kış yiyeceği olarak 12-15 kg bal bırakılmalıdır. Özellikle ilkbaharda
taze polen gelmeye başlayıncaya kadar ki dönemde arıların yavru yetiştirmeyi
başlatıp sürdürebilmeleri için bırakılan ballı peteklerin 3-4 tanesinde aynı
zamanda yeterince polen de olmalıdır.
Yapılacak
kontrollerde arı mevcudu zayıf, ana arısız, ana arısı yaşlanmış ve verimsiz
olan koloniler sonbaharda birleştirilmelidir. Başarılı kışlatma için mutlak
surette sonbaharda bir dönem yavru üretimi sağlanarak kışa GENÇ İŞÇİ ARI ve
GENÇ ANA ARI ile girilmelidir.
Kışa
girmeden önce koloniler her zaman olduğu gibi hastalık ve parazitler yönünden
incelenmelidir. Özellikle sonbahar dönemi varroa mücadelesi son bal hasadından
sonra ve kuluçka aktivitesinin azaldığı zaman yapılmalıdır.
2.
Sonbahar Beslemesi
Kolonilere
yeterince bal ve polen bırakılmış olsa bile, bal hasadından sonra koloniler
şurupla beslenebilir. Sonbahar beslemesi için hazırlanan şeker şurubunun
şeker-su oranı 2:1 (2 kısım şeker - 1 kısım su) olmalıdır. Kolonilere uygulanan
şeker şurubu beslemesi ana arının yumurtlama hızını yeniden artırarak genç, yıpranmamış işçi arı yetiştirilmesini
sağlar. Böylece genç işçi arılarla kışa giren koloniler fazla bir kayıp
vermeden bahara güçlü olarak çıkarlar. Genç arılarla kışlatılan koloniler
ilkbahar döneminde daha etkili bir yavru yetiştirme temposu göstererek hızlı
gelişirler.
Koloniler
kışa girerken ve kıştan çıkarken şurup yerine kek ile de beslenebilirler. Kek;
bir kısım bal ve üç kısım pudra şekerinin karıştırılmasından elde edilir. Elde
edilen karışım 0.5-1 kg'lık poşetlere yerleştirilip, poşetin alt kısmında
delikler açılarak arılı çerçeveler üzerine konulur. Kek hazırlama ve uygulamada
dikkat edilecek husus, kekin kovan içi ısısında eriyerek arıların üzerine
akmayacak kıvam ve katılıkta ve arılar tarafından tüketilebilecek yumuşaklıkta
olmasıdır.
Bununla
birlikte kek hazırlamada polen açığı bulunan bölge ve dönemlerde bu açığın
kapatılması için süt tozu, bira mayası ve yağı tamamen alınmış soya fasulyesi
unu gibi proteince zengin maddeler karıştırılarak arıların protein ve vitamin
ihtiyacı karşılanabilir. Ancak bu tür beslemede nosema ve adi ishal gibi
hastalıkların ortaya çıkması mümkündür. Polenin yeterince bulunduğu bölge ve
dönemlerde veya genel olarak ülkemizde bu uygulamaya gerek yoktur.
3.
Kışlatma
Arıların
kışı geçireceği arılık; kuzeyi kapalı güneyi açık mümkünse üstü kapalı yerler
olmalıdır. Açık arılıklar ise rüzgar almayan, su tutmayan ve nem birikmeyen
yerler olmalıdır. Kovanlar mutlaka bir sehpa üzerinde yerden yükseltilmeli,
böylece nemden ve sudan korunmalıdır. Ayrıca, kışlatma yeri arıların kış
salkımı bozmasına neden olabilecek gürültü ve sesten uzak yerler olmalıdır.
Unutulmamalıdır ki, kış ölümlerinin nedeni soğuk değil kolonide ısı üretim ve
enerji kaynağı olan yeterli balın bulunmayışı yani açlıktır. Daha önce de
bahsedildiği üzere, başarılı kışlatmanın altın kuralı, kışa girerken
kolonilerde genç arılar yanında yeterli besin stokunun bulundurulmasıdır.
KIŞLATMA
|
KIŞ
|
OCAK
|
Kapalı kovanların havalandırılması ve temizlik işleri yapılır
Hava koşulları dikkate alınarak kek veya şurup verilir
|
ŞUBAT
|
Kolonideki arı yoğunluğu kontrol edilir
Teknik arıcılık alet, ekipman ve kıyafetler hazırlanır
ilkbahar teşvik beslemesi amacıyla hazırlık yapılır
| ||
İLKBAHAR BAKIMI
|
İLK BAHAR
|
MART
|
Ana arının varlığı ve sağlığı kontrol edilir
Kovan alt tablası kontrol edilir, temizlenir, gerekirse yenilenir
Çerçeveler ve petek gözleri genel olarak kontrol edilir
Hastalık, zararlı ve parazit kontrolü yapılır
Oğul mevsimi için kovan hazırlığı yapılır
Hava koşulları dikkate alınarak ilkbahar beslemesi yapılır
|
NİSAN
|
Kötü görünümlü, kanatları bozulmuş ve yumurta yeteneğini kaybetmiş
yaşlı ana arı mutlaka değiştirilmelidir
Ana arı, işçi arı, peteklerin sağlamlığı, bal ve polen durumu
kontrol edilir, şurup takviyesi yapılır
Küf, arı biti, ishal, petek güvesi, yavru çürüklüğü gibi
hastalıkların olup olmadığı kontrol edilir.
Gerekli ise ilaç ve vitamin uygulaması yapılır
| ||
MAYIS
|
Kötü ve hastalıklı kovanlar arılık dışına çıkartılır
Tamirat ve düzenlemeler yapılır
Zayıf koloniler birleştirilerek kestane balı üretim dönemine güçlü
kovanlar ile girilmesi sağlanır
Oğul mevsimi olduğundan, arılık her gün kontrol edilir
| ||
BAL SEZONU
|
YAZ
|
HAZİRAN
|
Büyüyen koloniler için kovan içi genişletilir ve petek ilave edilir
Kovan girişindeki hareketlilik kontrol edilerek besin kaynağının
durumu tahmin edilir
Kovan havalandırılma delikleri ile kovanın rüzgara ve doğrudan güneş
ışığına maruz kalmaması sağlanır
|
TEMMUZ
|
Mevsim ve bitki örtüsü çok elverişli ise bal hasadına başlanabilir
Petek gözlerinin 2/3 ünden fazlası dolmuş ise bal hasadına hemen
başlanmalı ve boşaltılan petekler tekrar kovana verilmelidir
| ||
AĞUSTOS
|
Arılık çevresinde su kaynağı yoksa uygun su kapları konmalıdır
Yaban arılarıyla mücadele edilir
| ||
SONBAHAR BAKIMI
|
SONBAHAR
|
EYLÜL
|
Üzerinde bal olan ama sırlanmamış peteklerin tamamlanması için
arılara şurup verilir ve sonbahar beslemesine başlanır
Varroa parazitinin varlığı kontrol edilir ve sonbahar mücadelesi
yapılır
|
EKİM
|
Kışlık bal stoku kontrol edilir
Arı sayısı kontrol edilir ve arı sayısı az olan kovanlar kış
kayıplarının en aza indirilmesi amacıyla birleştirilir
Sonbahar beslemesine devam edilir ve kovan giriş delikleri daraltılır
| ||
KASIM
|
Hava koşulları dikkate alınarak kış beslemesine devam edilir
Kovanların su geçirmediği ve havalandırmayı sağladığı kontrol
edilerek fiziki yapıları gözden geçirilir
Kovan içindeki boş çerçeveler alınır ve bölme tahtası ile kovan içi
daraltılır. Böylece arılar tarafından kovan içi sıcaklığın ayarlanması
kolaylaşır
| ||
KIŞ
|
ARALIK
|
Kovanlar dışarıdan kontrol edilerek gerekli uygulamalar yapılır
Gerekirse şurup veya kek
verilebilir
|
ŞURUP TABLOSU
|
|||||||
İlbahar beslemesi için
|
|
Sonbahar beslemesi için
|
|||||
ŞEKER
|
SU
|
TOPLAM
|
|
ŞEKER/KG
|
SU/LT
|
TOPLAM/ KG
|
|
1
|
1
|
1,6
|
|
1
|
0,7
|
1,3
|
|
2
|
2
|
3,2
|
|
2
|
1,3
|
2,5
|
|
3
|
3
|
4,8
|
|
3
|
2
|
3,8
|
|
4
|
4
|
6,4
|
|
4
|
2,7
|
5,1
|
|
5
|
5
|
8
|
|
5
|
3,3
|
6,3
|
|
6
|
6
|
9,6
|
|
6
|
4
|
7,6
|
|
7
|
7
|
11,2
|
|
7
|
4,7
|
8,9
|
|
8
|
8
|
12,8
|
|
8
|
5,3
|
10,1
|
|
9
|
9
|
14,4
|
|
9
|
6
|
11,4
|
|
10
|
10
|
16
|
|
10
|
6,7
|
12,7
|
|
11
|
11
|
17,6
|
|
11
|
7,4
|
14
|
|
12
|
12
|
19,2
|
|
12
|
8
|
15,2
|
|
13
|
13
|
20,8
|
|
13
|
8,7
|
16,5
|
|
14
|
14
|
22,4
|
|
14
|
9,4
|
17,8
|
|
15
|
15
|
24
|
|
15
|
10
|
19
|
|
16
|
16
|
25,6
|
|
16
|
10,7
|
20,3
|
|
17
|
17
|
27,2
|
|
17
|
11,4
|
21,6
|
|
18
|
18
|
28,8
|
|
18
|
12
|
22,8
|
|
19
|
19
|
30,4
|
|
19
|
12,7
|
24,1
|
|
20
|
20
|
32
|
|
20
|
13,4
|
25,4
|
|
25
|
25
|
40
|
|
25
|
16,5
|
31,5
|
|
50
|
50
|
80
|
|
50
|
33
|
63
|
|
100
|
100
|
160
|
|
100
|
67
|
127
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder