Türkiye'de
arıcılık, çok eski yıllardan beri bir gelenek olarak yapıla gelen sosyo-ekonomik
bir faaliyettir. Türkiye sahip olduğu 4 milyon dolayındaki kovan varlığı ve 63
bin ton dolayındaki bal üretimi ile dünyada 3. ve 4. sıralarda yer alarak hem
kovan varlığı hem de bal üretimi bakımından dünyanın en önemli ülkeleri
arasındadır. Ancak bu önemli gelişmeye karşın, ülkemizde kovan başına ortalama
bal üretimi 16 kg dolayında olup dünya ortalaması olan 20 kg'ın altındadır.
Bununla birlikte, Türkiye'nin dünya bal ticaretinde %1.87'lik bir payla 10.
sırada yer alışı sahip olunan kovan varlığı ve bal üretimiyle uyum
sağlamamaktadır. Hem dünya bal ticaretindeki payımız hem de koloni başına bal
üretimimiz dikkate alındığında, ülkemizin sahip olduğu mevcut arıcılık
potansiyelinden yeteri kadar faydalanamadığımız ortaya çıkmaktadır. Diğer
yandan ülkemizde, bal dışında diğer arı ürünlerinin üretimi ve bal arılarının
bitkisel üretimde yeterli tozlaşmanın sağlanması amacıyla kullanılmaları da
yaygın değildir. Kovan başına bal üretiminin artırılması, bal üretimi yanında
diğer arı ürünlerinin üretilmesi ve bal arılarının bitkisel üretimde daha
yaygın kullanılması durumunda mevcut potansiyelimizi daha iyi
değerlendireceğimiz açıktır. Ancak, ilkel ve geçit kovanlardan modern kovanlara
geçişin büyük ölçüde tamamlanmış olması, koloni başına ortalama bal üretiminde
bir miktar artışın sağlanması arıcılığımız için olumlu gelişmeler olarak
sayılabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder